Globalde 4.5 milyarı aşan, Türkiye’de 70 milyona yaklaşan toplumsal medya kullanıcıları ile bu mecralar hiper AVM’lere ve en çok ziyaret edilen pazar yerlerine dönüşürken, pastadan daha fazla hisse almak isteyen markalar, toplumsal medya marketing faaliyetlerini artırıyor. Daha çok kazanmak isteyen markalara toplumsal medya kampanyası konusunda ipuçları veren Digital Exchange’in uzman grubu “Doğru Influencer’i seçip, satıştan hisse mutabakatı yapan ve bütçe idaresi ile etnik pazarlamayı devreye alan markalar, başarıyı yakalıyor” dedi. Digital Exchange’in CEO’su Emrah Pamuk ise “Influencer’dan daha evvelki kampanyalara kadar elde ne kadar fazla data varsa, muvaffakiyet da o oranda artıyor” diye konuştu.
Sosyal medya mecraları Facebook, Instagram, YouTube, Twitter, LinkedIn, TikTok, Snapchat ve öbürleri klâsik medyanın yerini aldı. Hem Türkiye hem de dünya genelinde reklam pastasının yüzde 60’ından fazlası toplumsal medya mecralarına harcanıyor. Trilyonlarca dolarlık bu devasa bütçe ile en tesirli kampanyaları yapan markalar ise çok kısa müddette rakiplerinin önüne geçerek, büyüme maksatlarının kat be kat üzerinde gelişmeler kaydediyor. Pekala, toplumsal medya platformlarında reklam verenler nelere dikkat etmeliler? Hangi yolları izlemeliler? Bütçelerini nasıl yönetmeliler? Bu ve buna misal birçok kıymetli sorunun cevabını Digital Exchange’in uzman toplumsal medya marketing grubu verirken, toplumsal medya kampanya takımlarına de değerli ikazlarda bulundu.
Doğru Infuluencer’ı Seçmelisiniz
Sosyal medya reklamlarının marketing denilince akla birinci gelen prosedür olduğunu tabir eden Digital Exchange marketing takımı, “Markaların bu mevzuda yaptıkları birinci yanlış, en çok takipçisi olan Influencer ile mutabakat yoluna gitmektir. Oysa bir eser ve hizmetin marketing’i yapılırken, en çok takipçisi olan Influencer yerine en gerçek Influencer’ı seçmek başarıyı getirir” kelamlarını kullandı. Digital Exchange marketing grubu hususa ait şu bilgileri paylaştı: “Günümüzde 1 milyon ve üzeri takipçisi olan Influencer’lara makro, 10 bin ve altı takipçisi olan Influencer’lara ise mikro ünlü ismi veriliyor. Markalar, elbette en çok takipçisi olan Influencer’ın en çok etkileşimi alacağını düşünüyor. Gerçekte ise bir eser ve hizmetin marketing’ini yaparken artık Influencer’ların da profesyonelleştiğini unutmamak lazım. Bugün Influencer’ların takipçileri o toplumsal medya ünlüsünün
- Kozmetik
- Otomobil
- Turizm-Seyahat
- Sağlık
- Moda
- Kültür
- Gıda
- Alışveriş üzere alanlarda çok başarılı olduğunu biliyor. Hasebiyle da Influencer’ın tavsiye ettiği, reklamını yaptığı eseri hizmeti araştırma, alma, kullanma eğilimini gösteriyor. Bu noktadan bakınca, bir toplumsal medya kampanyasında en çok takipçisi olan Influencer’ı değil, daha evvel yaptığı kampanyalar ile bugün tanıtacağı eser ve hizmete katkı sağlayacak, satışını artıracak, amaç kitleye tam olarak seslenecek Influencer’ı seçmek gerektiği ortaya çıkıyor.”
Bütçe İdaresi Kampanyaya Uygun Yapılmalı
Ürün ve hizmeti tanıtabilecek gerçek Influencer seçimi ile birlikte toplumsal medya marketing kampanyalarında ikinci adımın bütçe idaresi olduğunu söz eden Digital Exchange marketing takımı, “Bütçe idaresi her vakit en değerli hususların başında gelir. Zira bütçeyi yanlışsız formda kullanmak, kampanyanın muvaffakiyetini daha fikir kademesinde bilmek manasına gelir. Toplumsal medya mecralarında bugün kampanya düzenlerken Influencer’ların 25 bin TL’den başlayıp milyon TL’ye kadar yükselen şayet kullanılacak isim bir ülke ya da dünya starı ise milyon dolarların konuşulduğu bütçeler ortaya çıkar. Bu nedenle de günümüzde markalar, bilhassa de Influencer ile ciro yani satış odaklı, eser ve hizmeti tanıttığı vakit e-ticaret sitesi ya da online satış mecrasına yönlendirme yapmayı düşünüyorsa, burada Affiliate Marketing dediğimiz satış iştiraki yani satıştan kâr hissesi almaya odaklı bütçe usulünü tercih etmeliler. Bir Influencer’e kampanyanın başında istediği sayısı ödemek, kampanyanın performansını marka ismine denetim edememe sonuçlarını doğurabilir. İstenilen ekonomik sonuca ulaşmak için Influencer’in tanıtımını yaptığı eser ve hizmet ne kadar çok satılırsa, o kadar fazla kâr hissesi alacağını bilerek hareket etmelidir” bilgisini paylaştı.
Etnik Öğeler Unutulmamalı
Sosyal medyada pazarlama yaparken en değerli unsurlardan birinin de etnik marketing olduğunu söz eden Digital Exchange marketing takımı “Bir marka hangi bölgeye, yöreye pazarlama yapacaksa o yerin etnik özelliklerini de düzgün bilmeli. Marka grubu kendine şu soruları sormalı:
- Hangi alanda marketing yapacağız?
- Bu bölgenin dini inançları nedir?
- Beyazlar, siyahlar ya da melezler mi tartıdadır?
- Bölgede/yörede hangi eserler tercih edilir?
- Ne çeşit toplumsal, kültürel hassasiyetler vardır?
Sorulara verilecek cevaplarla birlikte toplumsal medyada maksat kitlenin seçilmesiyle birlikte etnik marketing yapılmalıdır” sözlerine yer verdi.
Hangi Toplumsal Medya Mecrasını Seçeceksiniz
Digital Exchange’in CEO’su Emrah Pamuk, toplumsal medyada pazarlama kampanyası yaparken bu unsurlara ek olarak hangi toplumsal medya mecrasının seçileceğinin de büyük bir kıymet taşıdığını kaydetti. Ülkelere, hatta kentlere nazaran toplumsal medya mecralarının popülerlik çeşitliliği oluşturduğunu tabir eden Pamuk, şunları söyledi: “E-ihracat yapmak isteyen bir marka yayınlayacağı diyette tüketilen ve tok tutan besin eseri için YouTube üzere görüntü marketing yapılacak mecrayı seçerse yanlışsız yapar. Türkiye’de bu marketing’i gerçekleştirecekse bizde Facebook’un daha çok ilgi gördüğünü bilmek gerekir. Bunun yanında Avrupa’da Instagram kullanımı yaygın. Asya’da ise TikTok daha fazla tercih ediliyor. Mevzu iş dünyasına ait ise kesinlikle LinkedIn tercih edilmelidir. Yani kampanyanın planlama etabında hangi mecranın seçileceğine ait profesyoneller ile çalışmak ve onların değerlendirmeleriyle hareket etmek, kampanya bütçesinin hakikat kullanılmasını ve hedeflenen muvaffakiyete ulaşılmasını sağlar.”
Profesyonel gruplar harcanan bütçenin karşılığını verir
Sosyal medyadaki kampanyaların markalara ciro ve prestij kazandırdığını aktaran Emrah Pamuk, “Bir sefer kampanya yapmak ile kampanyayı daima kılmak ortasında farklar var. Yapılan çalışmalar gösteriyor ki toplumsal medyada tertipli halde marketing faaliyetlerinde bulunan markalar rakiplerine oranla daha çok tercih ediliyor. Yani toplumsal medya marketing kampanyalarını tek seferlik değil uzun vadeli olarak düşünmek yarar sağlıyor” dedi. Kampanyaların kalitesini belirleyen en kıymetli öğelerden birinin de özgün içerik olduğunu aktaran Pamuk, şu tabirleri kullandı:
“Sosyal medya kampanyasında dikkat etmeniz gerekenlerin en önemli hususlarından biri de özgün içeriktir. Bugüne kadar toplumsal medyada uygulanmayan marketing tekniği kalmadı. Lakin gerçek esere, gerçek maksat kitle ve hakikat toplumsal medya mecrasını seçerken en uygun içeriği de üretirseniz, yani eseri ve hizmeti tanır, kitlenizin de ne istediğini bilirseniz başarılı olursunuz. Bunun için de toplumsal medya ajansınızdan şunları talep edin:
- Influencer daha evvel hangi kampanyalarda rol aldı?
- Nasıl bir satış ve prestij artışı grafiği kaydetti?
- Hedef kitlenin beklentileri nedir?
- Benzer hangi kampanyalar, hangi oranda başarılı oldu?
- Ürün ve hizmet için ne kadar müddetle marketing yapmalıyız?
- Profesyonel ajansla çalışmak toplumsal medya kampanyasında bize neler kazandırır?
Size bu sorulara karşılık veren ajanslar, toplumsal medya kampanyalarında muvaffakiyet sağlayacaktır. Unutmayın ki toplumsal medya kampanyaları büyük bir profesyonellik ister. Büyük değişkenlere yönelik değerli ve süratli aksiyonlar almak gerekir. Bu beceriyi sağlayacak genç, dinamik ve her gelişmeyi takip eden gruplarla yapılan çalışmalar da verilen paranın karşılığını markaya sağlayacaktır. Toplumsal medya kampanyaları ihtimam, maharet ve yaratıcılık ister. Profesyonel takımların yürüttüğü kampanyalar ise muvaffakiyetin anahtarını oluşturur. Influencer’dan daha evvelki kampanyalara kadar elde ne kadar fazla data varsa, muvaffakiyet da o oranda artıyor.”
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı
Bir yanıt bırakın